11 Haziran 2025 Çarşamba

YANLIŞ BİLGİYLE DOĞRU MÜCADELE NASIL YAPILMALI?








Süleyman İrvan

İnternetin ve ardından sosyal medyanın hayatımıza girmesi birçok şey gibi haber tüketim alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Eskiden basılı gazetelerde veya televizyonların ana haber bültenlerinde yer alan sınırlı sayıdaki haberle ülkede ve dünyada olan biteni anlamaya çalışırken şimdi günün neredeyse 24 saati haber bombardımanı altındayız.

Sosyal medya hesaplarımızda yakalayabildiğimiz haber başlıklarına bakıp geçiyor, ilgimizi çeken haberleri tıklıyoruz. Elbette gerçeğin giderek önemini yitirdiği bu post-truth (gerçek-ötesi) döneminde yalan/yanlış haberlerle de sıkça karşılaşıyoruz.

Doğru haberleri almak hepimizin hakkı, ancak neyin doğru neyin yanlış ya da yalan olduğunu bilebilmemiz hiç de kolay değil. Zaten çoğu insanın bilinçli bir medya okuryazarı dikkatiyle habere yaklaştığını söylemek de zor. Genelde, kendi görüşlerimizi pekiştiren haberleri doğru kabul ediyor, görüşlerimizle çelişen haberleri otomatik olarak yalan diye nitelendiriyoruz.

Bu yeni medya düzeninde bir ihtiyaç olarak ortaya çıkan doğrulama (teyit) platformları imkânları ölçüsünde yurttaşlar adına doğruluğu kuşkulu haberlerin peşine düşüyor, belirli ilkeler çerçevesinde yaptıkları değerlendirmeleri paylaşıyorlar. 

Daha önce Newslab Turkey sitesinde yayımlanmış olan yazının gözden geçirilmiş ve güncellenmiş hali olan bu yazıda, Türkiye’deki haber doğrulama platformları hakkında bilgi vermeye çalışacağım. Platformlara ilişkin elde ettiğim bilgilerin yanında elbette öznel değerlendirmelerimi de paylaşacağım.

Doğruluk Payı

Doğruluk Payı’nın web sayfasında, “Haziran 2014’ten bu yana içerik üretimini sürdüren, Türkiye’nin ilk kurumsal fact-checking (doğruluk kontrolü) platformu” olduğu belirtiliyor. Başlangıçta siyasetçilerin iddialarını açık kaynaklardan kontrol ederek değerlendirmeler yapan platform, Mayıs 2020 tarihinden itibaren sosyal medyada ve internette yayımlanan her türlü şüpheli bilginin doğruluk kontrolünü yapan bir platforma evrildi. Web sayfasında yapılan incelemeye göre, 1 Mayıs 2020’den 10 Haziran 2025 tarihine kadar 2917 haberin doğruluk kontrolü yapıldığı anlaşılıyor. Doğruluk Payı’nın kurucusu Baybars Örsek’tir. Platform 2017 yılında International Fact Checking Network (Uluslararası Doğruluk Kontrolü Ağı= IFCN) tarafından onaylandı. Günümüzde platformun yöneticiliğini Batuhan Ersun yapıyor.

Web sayfasında doğrulama işlemlerinin nasıl yapıldığı yanı metodoloji ayrıntılı olarak anlatılıyor.

Malumatfuruş

Platformun web sayfasında 2015 yılında kurulduğu bilgisi yer alıyor. Kurucusu ya da kurucuları hakkında bilgi yok. Kendileriyle daha önce Twitter üzerinden temas kurduğumda başlangıçtan beri anonim kalmayı seçtiklerini ifade ettiler. Sayfalarında, 10 Haziran 2025 tarihine kadar analiz yapılmış 4 bin 215 değerlendirme bulunuyor.

Platform, kendisini şöyle tanımlıyor:

“Malumatfuruş’, köşe yazarı zabıtası ‘Muhtesip.com’ kültüründen esinlenen, 2015 yılında köşe yazarları odaklı faaliyete geçen bir ‘yanlışlama’ girişimidir. Köşe yazılarının yanı sıra gazete ve dergi gibi basılı yayınlar ile sosyal medya, haber siteleri ve internet forumları gibi dijital ortamlarda yer alan, açık kaynaklar vasıtasıyla somut şekilde yanlışlanabilecek (yaygınlık kazanan ya da kazanabileceği değerlendirilen) yanlış iddialar incelenmektedir. Tercih gereği sadece, yanlış olduğu açık kaynaklar vasıtasıyla somut şekilde tespit edilen iddiaları ele alan incelemeler yayımlanmaktadır. İncelenecek iddiaların belirlenmesinde yaygınlık, önemlilik, aciliyet kriterleri göz önünde bulundurulmakta olup, herhangi bir önyargı ya da tutum bu noktada belirleyici değildir. Yayımlanan yanlışlamalarda nasıl bir yöntem izlendiğine dair detaya ilgili sayfadan göz atabilirsiniz.”

Malumatfuruş, Uluslararası Doğruluk Kontrolü Ağı üyesi olmamakla birlikte, incelemelerinde bu ağın ilkelerini gözettiklerini ifade etmektedir.

Teyit

Sosyal medyada, internet haber mecralarında yayımlanan ve doğruluğu kuşku uyandıran içeriklerin doğruluğunu açık kaynaklara dayandırarak analiz eden bir doğrulama platformudur. Mehmet Atakan Foça tarafından 2016 yılında kuruldu. Teyit de Doğruluk Payı gibi 2017 yılında Uluslararası Doğruluk Kontrolü Ağı (IFCN) katılımcısı oldu. Teyit kurucusu Mehmet Atakan Foça, platformun kuruluşunun 6. yıldönümü için yazdığı yazıda, 1 Ekim 2016 – 13 Ekim 2022 tarihleri arasında 3 bin 239 analiz yayımladıklarını ve yanlış bilgi içeren 2 bin 610 haber tespit ettiklerini açıkladı.

Web sayfasında yer alan bilgiye göre, 10 Haziran 2025 tarihine kadar 5431 analiz yapıldığı anlaşılıyor. Teyit, değerlerini tarafsızlık, bağımsızlık ve şeffaflık olarak tanımlıyor.

Doğrula

Platformun web sayfasında 2017 yılında kurulduğu ve 2021 yılında Dijital Toplum Araştırmaları Derneği tarafından devralındığı bilgisi yer alıyor. Platformun yayın koordinatörü Yunus Çağlar. Bu platform da 2021 yılında Uluslararası Doğruluk Kontrolü Ağı tarafından onaylandı. Doğrula’nın web sayfasında şu bilgilere yer veriliyor:

“Dogrula.org, kamuoyunun faydası için dezenformasyon ve bilgi kirliliğiyle mücadele eden bağımsız bir girişimdir. Doğrula, kütük numarası 34-264-106 olan Dijital Toplum Araştırmaları Derneği'ne bağlı kâr amacı gütmeyen bir doğrulama kuruluşudur.

Dogrula.org editörleri, tarafsız ve şeffaf bir doğrulama metodunun etkili bir araç olduğunu bilerek, hatalı ve temelsiz doğrulamanın da medya ve bilirkişiler çerçevesinde güvensizlik ve kamuoyunda belirsizlik oluşturacağına inanarak hareket eder.

Birincil kaynakları dikkate alan Dogrula.org, yurttaşı ilgilendiren iddia seçim kriterlerimize uyan tüm iddiaları araştırıp, neticelendirebilir.

Bu bağlamda incelediği bilgilerin doğruluğunu araştırmak adına yeterli veriye ulaştığında, bunları dogrula.org’ un sonuç değerlendirme ölçütlerinden uyumlu olanla eşleştirir ve bunu okuyucusuna sunmak üzere metin haline getirir. Tüm bu süreçte dogrula.org ekibi, çalışma ve tarafsızlık prensiplerini gözeterek ilerler.”

Web sayfasında, platformun temel ilkelerine de yer veriliyor: tarafsızlık ve hakkaniyetli davranma ilkesine bağlılık; kaynakların şeffaflığı ilkesine bağlılık; finansal ve organizasyonel yapının şeffaflığı ilkesine bağlılık; yöntemin şeffaflığı ilkesine bağlılık; analizlerin açık ve güvenilir düzeltilmesi ilkesine bağlılık. Bu ilkeler aynı zamanda IFCN ilkeleridir. 

Platformun yöneticisi Yunus Çağlar, yayın koordinatörü Eyüp Camcı’dır.  Web sayfasında yer alan bilgilere göre, ilk analizin yayımlandığı 25 Şubat 2021 tarihinden 4 Haziran 2025 tarihine kadar toplam 1413 doğrulama analizi yayımlanmıştır.

Doğruluğu Ne?

Bu doğrulama platformu Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Selman Selim Akyüz tarafından 2019 yılında kuruldu. Platformun web sayfasında, “Yanlış bilgiyi sadece kullanıcılar değil gazeteciler, siyasetçiler hatta akademisyenler bile üretip yayabiliyor. Bu nedenle bu haberlerin doğruluğunu kontrol eden bağımsız doğrulama platformlarına ihtiyaç var. Sahte haberlerin ve yanlış bilginin yayılmasını engellemek adına doğrulama platformları önemli bir işlev görüyor. Türkiye’de doğrulama platformlarının sayısı oldukça az ancak medya okur yazarlığına bu platformların önemli bir katkısı var. Yalan haberlerin yoğun olarak üretilip yayıldığı Türkiye’nin Barış Pınarı Harekâtı döneminde, sorumluluk hisseden bir grup gönüllü olarak yola çıkan ‘Doğruluğu Ne?’ ekibi, sahte haber ve medya-siyaset ilişkisi alanlarında akademik çalışmalar yapan Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Selman Selim Akyüz ve fakültede habercilik alanında eğitim alan öğrencilerden oluşuyor. Platform olarak gerçeğin ortaya çıkarılmasına hizmet etmenin yanında, toplumda medya okur yazarlığı bilincinin arttırılması ve iletişim fakültesi öğrencilerinin doğrulama alanında eğitim almasına da destek olmayı amaçlamaktayız” deniliyor.

Platformun web sayfasındaki bilgilere göre, 2019 yılından 10 Haziran 2025 tarihine kadar toplam 326 analiz yapılmış; 288 içerik yanlış, 20 içerik doğru, 14 içerik kısmen doğru ve 4 içerik de belirsiz olarak değerlendirilmiş. Fazla aktif bir doğrulama platformu olduğu söylenemez.

Yanlış Doğru

Bu platformun Twitter hesabında Mayıs 2021’de faaliyete geçtiği bilgisi yer alıyor. Yine bu hesapta tanımlanmış görünen yanlisdogru.com web adresi açılmıyor. Twitter sayfasında yer verilen analizler incelendiğinde, iktidar lehine çalışan bir doğrulama platformu izlenimi yaratıyor. Örneğin;

*Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile MEB’in belediyelerin kreşlerini kapatmak istediği iddia edildi. Genelgeler kreşlerle ilgili değildir, belediyeler kreş açmaya devam edebiliyor. İddia yalandır (25 Kasım 2024).

*Ceyhan’dan İsrail’e petrol sevkiyatı yapıldığı iddia edildi. Bakü-Tiflis-Ceyhan Hattı; Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasındaki anlaşmalarla işletilmekte olup İsrail’e sevkiyat yapılmamıştır. BOTAŞ International’ın İsrail’e satış veya sevkiyatı yoktur (10 Kasım 2024).

*AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in (@AvOzlemZengin) Yunanistan’da 20-30 bin liraya satılan özel oyuncak serisi aldığı iddia edildi. Özlem Zengin iddiayı yalanladı. Alışverişi Türkiye’de yaptığına dair faturaları paylaştı. Alışverişin toplamı 2.861 TL.

Anadolu Ajansı Teyit Hattı

Anadolu Ajansı bünyesinde kurulan ve Haziran 2022’de test çalışmalarına başlayan Teyit Hattı’nın Twitter hesabından yaptığı ilk paylaşım 12 Eylül 2022 tarihini taşıyor. 13 Eylül 2022 tarihinde Anadolu Ajansı Genel Müdürü Serdar Karagöz şu paylaşımı yapıyor: “Anadolu Ajansı teyit editörlüğü kuruldu. Algının gerçeği örttüğü sosyal medyada dezenformasyonun ve manipülasyonun tehlikeli boyutlara ulaştığı günümüzde gerçekleri ortaya çıkarmak AA’nın en önemli vazifesi olacak.” 

Teyit Hattı editörü Ömer Faruk Görçin. Teyit Hattı web sayfasında şu açıklama yer alıyor:

“…Gazeteciliğin, temelde bir kamu görevi olduğu bilinciyle yayın yapan Anadolu Ajansı, yanıltıcı içerik ve bilgi kirliliğiyle mücadelede sorumluluk üstlenecek yeni birimini, Teyit Hattı’nı faaliyete geçiriyor…Mücadelemizde en çok Anadolu Ajansı’nın bir asrı deviren tecrübesine, dünyanın dört bir yanına yayılan geniş muhabir ağına ve sıkı sıkıya bağlı olduğumuz gazetecilik etiğine güveniyoruz.”

 Analizler incelendiğinde, Teyit Hattı’nın daha çok resmî açıklamaları temel aldığı görülüyor. Örneğin, 28 Nisan 2025 tarihli bir analizde, “Türk limanlarının Rum gemilerine açılması karşılığında iş insanlarına AB vizesi kolaylığı sağlanacak” iddiası ele alınıyor. İddiayla ilgili olarak, “AA Teyit Hattı yabancı basında gündeme gelen iddiayı araştırdı. Açık kaynaklarda yapılan incelemede, Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin iddiayı yalanladığı görüldü. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Öncü Keçeli sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Rum basınında yer alan iddiaların gerçek olmadığını belirtti. İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) tarafından yapılan açıklamada da iddianın gerçeği yansıtmadığı ifade edildi” deniliyor. Ancak, KKTC’nin resmi haber ajansı olan TAK (Türk Ajansı Kıbrıs), aynı gün geçtiği bir haberde, “Rum Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis, Türkiye’nin limanlarını Güney Kıbrıs gemilerine açması karşılığında Türk işadamlarına AB vizesi verilmesi önerisini AB’ye yaptıklarını doğruladı” deniliyor.

Doğrusu Ne?

Boğaziçi Küresel isimli, kendisini “kâr amacı gütmeyen, İstanbul merkezli bağımsız bir sivil toplum kuruluşu” şeklinde tanımlayan bir kuruluş tarafından 2017 yılında faaliyete geçirildi. Boğaziçi Küresel’in ismini 2016 yılında dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na karşı yayımlanan ama kendilerinin reddettikleri Pelikan Bildirisi ile duymuştuk.

Boğaziçi Küresel’in web sayfasında Doğrusu Ne? platformu hakkında şu bilgiler veriliyor: “Kurumumuzun katkılarıyla hazırlanan ve hafta içi her gün 19:40’da TRT-1 ekranlarında yayınlanan ‘Doğrusu Ne?’, medyada çıkan haberleri ve genel kanıları ele alarak bu soruyu sizler için soruyor, araştırıyor ve cevaplıyor.” Yani bu doğrulama platformu analiz ettiği içerikleri TRT ekranlarında yayımlıyordu. Yayımlanan videolar aynı zamanda YouTube platformundaki TRT Doğrusu Ne? isimli kanalda da yayımlanıyor. Kanalda ilk paylaşım 19 Mart 2017 tarihinde yapılmış. YouTube kanalında 407 video bulunuyor. En son video paylaşımı 12 Şubat 2021 tarihinde yapılmış. Doğrusu Ne? isimli Twitter hesabında ise son paylaşım 8 Eylül 2021 tarihinde yapılmış görünüyor. 

Günün Yalanları

Boğaziçi Küresel’in web sayfasında bu doğrulama platformu için şu bilgiler veriliyor: “Boğaziçi Küresel İlişkiler Merkezi sosyal medyada faaliyet gösteren Günün Yalanları Twitter hesabı ile sosyal medyada yer alan yalan haberleri tashih etme ve doğru bilgiyi aktarma misyonunu başarıyla yerine getirmektedir.” 

Doğrulama platformunun Twitter adresinden geriye doğru yaptığım bir taramada ilk paylaşımların 22 Ekim 2015 tarihinde yapıldığını tespit ettim. Platformun bir web sayfası var görünüyor ancak güncel değil. X (Twitter) üzerinden sık paylaşım yapılıyor. Platform hesabında her ne kadar “Medyadaki haberlerin ve iddiaların doğruluğunu araştırıyoruz” deniliyorsa da iktidarın lehine olacak şekilde paylaşımlar yaptığı görülüyor. Örneğin,

9 Haziran 2025 tarihli paylaşımda, “Özgür Özel’in ‘Ferdi Zeyrek için Trabzon'dan ilaç getirttik’ iddiası yalan” deniliyor. Yalanlama da, “Sağlık Bakanı @drmemisoglu iddiaları yalanladı” şeklinde yapılmış.

Fact-Checking Türkiye 

Günün Yalanları platformunun kardeş projesi olarak tanıtılan bu doğrulama platformu İngilizce olarak hazırlanmış ve daha çok uluslararası medyada yayımlanmış Türkiye ile ilgili iddiaları irdeliyor. Web sayfasında, “Editörlerimiz Türkiye’nin iç ve dış siyaseti, ekonomisi ve Türkiye ile ilgili sosyal meselelerle ilgili haberleri incelemektedir. Kontrol edilecek haberleri seçerken güncel konulara odaklanmaya özen gösteriyor ve medyada yanlış ve yanıltıcı bilgilerin dolaşmasını önlemeyi amaçlıyoruz” deniliyor. Twitter hesabı üzerinden yapılan paylaşımları geriye doğru taradığımda ilk paylaşımların 6 Ocak 2016 tarihinde yapıldığını tespit ettim. X hesabında paylaşılan ve web sayfasında yayımlanan son analiz, 13 Eylü 2022 tarihli.

Doğrulama Servisi

Doğrulama Servisi isimli hesap Twitter üzerinden ilk paylaşımlarını 18 Ağustos 2022 tarihinde yaptı. Hesabın herhangi bir web sayfası yok. Kurucusu ve amaçları ve yöntemlerine ilişkin Twitter üzerinden sorduğum sorulara cevap alamadım. Ancak, Gazeteciler Cemiyeti’nin İfade ve Basın Özgürlüğü Eylül 2022 Raporu’nda Doğrulama Servisi’nin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Dezenformasyonla Mücadele Merkezi kapsamında açılan bir Twitter hesabı olduğu bilgisi yer alıyor. Cemiyetin raporunun girişinde şu ifadeler yer alıyor: “Meslek örgütlerinin ‘sansür yasası’ diye adlandırdıkları, AKP-MHP iktidarının ‘dezenformasyonla mücadele’ gerekçeli yasal düzenlemesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) yaz tatili sırasında bekletilirken, uygulamada yasaklar art arda hayata geçirildi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Doğrulama Servisi adıyla açtığı Twitter hesabıyla, bazı haberleri hükümete bağlı resmi kurum ve kuruluş açıklamaları ile yalanlanmaya başlandı. Bu hesapla yalanlanan haberlerin genel olarak Sözcü, Birgün, Cumhuriyet, ANKA Haber Ajansı gibi muhalif çizgideki medya kuruluşlarına ait oluşu dikkati çekti. Hükümete yakın medya kuruluşlarının haberleri ise bu uygulamadan uzak tutuldu.”

Paltformun X hesabından yapılan son paylaşım 6 Nisan 2023 tarihli.

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi

Aslında News Lab Turkey sitesinde 6 Kasım 2022 tarihinde yayımlanan yazımı güncelleme nedenim, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) Başkanı olan İdris Kardaş’ın ayrıldığı haberini görmem olmuştu.

İletişim Başkanlığı bünyesinde DMM’nin kurulduğunu, İletişim Başkanı Fahrettin Altun 5 Ağustos 2022 tarihinde şu sözlerle açıklamıştı: “Ülkemize karşı yürütülen sistematik dezenformasyon kampanyalarına karşı İletişim Başkanlığımız bünyesinde müstakil bir birim oluşturduk. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi. Merkezimizin koordinatörü olarak atanan İdris Kardaş'ı tebrik eder, kendisine başarılar dilerim.”

Tam da o tarihlerde iktidar kanadında dezenformasyon yasası, muhalefet kanadında sansür yasası olarak adlandırılan yasa çalışması gündemdeydi. Nitekim yasa 13 Ekim 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi, böylece Merkez’in yasal zemini de oluşmuş oldu. Ancak DMM TCK 217/A’nın Resmi Gazete’de yayımlanmasını bile beklemedi ve 1-8 Ekim 2022 tarihlerini kapsayan ilk bültenini 10 Ekim 2022 tarihinde yayımladı.

Merkezin X hesabı 12 Şubat 2023 tarihinde oluşturuldu. Hesaptan 10 Haziran 2025 tarihine kadar 2377 paylaşım yapıldı. Bu paylaşımların büyük çoğunluğu yalan olarak nitelenen haberlerle ilgili.

DMM, 10 Haziran 2025 tarihine kadar toplam 177 adet haftalık bülten yayımladı. Genellikle haftalık olarak, ancak 6 Şubat depremleri sürecinde günlük olarak yayımlanan bültenlerde toplam 1381 haberle ilgili ve genellikle “Asılsız iddialara itibar etmeyiniz” şeklinde biten değerlendirmeler yapılmıştır. DMM’nin X hesabından da aynı değerlendirmeler günlük olarak paylaşılmaktadır.  

Doğrulama platformlarını nasıl değerlendirmeliyiz?

Bir doğrulama platformunun güvenilir olup olmadığına nasıl karar vermeliyiz? Elbette objektif kriterler çerçevesinde değerlendirme yapmalıyız. Bu noktada, doğrulama platformlarını başvurmaları halinde inceleyerek onaylayan Uluslararası Doğruluk Kontrolü Ağı’nın (IFCN) sayfasında 5 temel kritere vurgu yapılıyor: 1) Tarafsızlık ve adil davranma ilkesi, 2) Kaynakların saydamlığı ilkesi, 3) Finansal kaynakların ve örgütsel yapının saydamlığı ilkesi, 4) Kullanılan yöntemin saydamlığı ilkesi, 5) Açık ve dürüst bir düzeltme politikası.

IFCN web sayfasında Türkiye’den sadece Doğruluk Payı ile Teyit platformları onaylanmış durumda. Avrupa Doğruluk Kontrolü Ölçütleri Ağı (European Fact-Checking Standards Network= EFCSN) da benzer kriterlere sahip.  Bu ağ tarafından onaylanan Türkiye menşeli iki platform var: Teyit ve Doğrula.

Bu iki uluslararası doğruluk kontrolü ağının kriterleri çerçevesinde Teyit, Doğruluk Payı ve Doğrula platformlarını en güvenilir platformlar olarak değerlendiriyorum. Ardından, IFCN ilkelerini gözettiklerini ifade eden Malumatfuruş ile IFCN’e başvurmamakla birlikte düzgün bir web sayfası, ilkeleri, metodolojisi, kurumsal yapısı ve mali kaynakları konusunda oldukça saydam olan Doğruluğu Ne? platformunu saymam gerekiyor.

Bağımsız ve tarafsız bir görüntüden hayli uzak olan Anadolu Ajansı’nın oluşturduğu Teyit Hattı’nın değerlendirmeye aldığı haberleri neye göre seçtiğine ve nasıl değerlendirme yaptığına ilişkin açıklanmış objektif kriterleri olmadığı için güvenilir bulmuyorum. Bir doğrulama platformunu sadece seçtikleriyle değil, seçmedikleriyle de değerlendirmek gerekir.

Boğaziçi Küresel isimli kuruluşun TRT için geliştirdiği Doğrusu Ne? ile Günün Yalanları ve Fact-Checking Türkiye isimli doğrulama platformlarının videoları ve sayfaları incelendiğinde taraflı, iktidarın bakış açısından yalanlamalar yaptıkları görülmektedir. Bunları IFCN ve EFCSN ilkeleri bağlamında güvenilir platformlar olarak değerlendirmek mümkün değildir.

25 Kasım 2024 tarihinden bu yana hiçbir yeni paylaşım yapmayan Yanlış Doğru hesabının kimler tarafından, ne amaçla açıldığına ilişkin hiçbir bilgiye ulaşamadım. Paylaşımlarından, iktidar lehine çalışan bir hesap olduğu anlaşılıyor.

İletişim Başkanlığı tarafından oluşturulan Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’ni de objektif kriterler bağlamında güvenilir ve tarafsız bir doğrulama platformu olarak görmek mümkün değildir. En başta, bağımsız ve tarafsız yapılması gereken doğrulama işinin bir kamu kurumu tarafından yapılıyor olması sorunlu. Benzer kaygıları, doğrulama platformlarının yöneticileri de dile getiriyor zaten.

2021 yılında Uluslararası Doğruluk Kontrolü Ağı’nın (IFCN) Direktörü olarak açıklama yapan Baybars Örsek, BBC haberinde şunları söylüyordu: “Bizim ağımız içinde bulunan doğrulama kurumlarının siyasi aktörlerden bağımsız editoryal çalışmalarını gerçekleştirmelerini, bağımsızlık ve şeffaflık kriterlerine uymalarını savunuyoruz. Hükümetlerin bu tarz projelerinde bunun karşılanması pek mümkün değil." Aynı haberde görüşlerine yer verilen Dr. Sarphan Uzunoğlu da, "İletişim Başkanlığı'nın bu alana adım atması Türkiye'nin hakikatini belirleyebilecekleri anlamına gelmiyor. Zira doğrulama kuruluşları güçlerini tarafsızlıkları ve yöntemlerinden alıyor" yorumunda bulunuyor.

DMM tarafından yapılan paylaşımlara bakıldığında, genellikle AK Parti iktidarının savunuculuğunu yapan ve muhalefeti eleştiren değerlendirmeler yaptığı görülmektedir. Bu iddiamızı destekleyecek birkaç örnek:

- "Hamburg Başkonsolosluğu'nda AK Parti ve MHP dışındaki partilerin müşahitlerine izin verilmiyor iddiası’ doğru değildir” (21 Mayıs 2023).

- “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, “Ulusal Vergi Konseyini kuracağız” vaadi gerçekle bağdaşmamaktadır” (25 Mayıs 2023).

- “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, ‘Toog'la ilgili hiçbir zaman negatif cümle kullanmadım.’ iddiası doğru değildir” (25 Mayıs 2023).

- “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Telekomünikasyon şirketleri gazetecilere SMS atmamı engelliyor. Tümüyle karartma altındayım.’ iddiası, seçmeni manipüle etmeye yönelik bir girişimdir” (27 Mayıs 2023).

-"Kapalı taş ocağı, sahibi AK Parti'den vekil seçilince açıldı’ iddiası doğru değildir (17 Haziran 2023)

-“Bazı basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medyada paylaşılan, ‘AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, Türk Bayrağına ‘bez parçası’ dedi’ iddiası doğru değildir” (18 Ocak 2024).

Sonuç olarak, doğru bilgiye ulaşmanın giderek güçleştiği günümüzde doğrulama platformları daha değerli hale geliyor; ancak bağımsız, tarafsız ve saydam olmaları koşuluyla.


7 Haziran 2025 Cumartesi

SERBEST GAZETECİLER BİLDİRGESİ

Avrupa Gazeteciler Federasyonu'nun (EFJ) Budapeşte'de 2-3 Haziran 2025 tarihlerinde düzenlenen Genel Kurulu'nda serbest gazetecilere yönelik bir bildirge de kabul edildi. Genel Kurulda Türkiye’yi Gazeteciler Cemiyeti (GC) ile Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) temsil etti.

Yusuf Kanlı ile Gökçen Çamlıyurt, 24 Saat haber sitesinde yayımladıkları bir yazıda Bildirge hakkında genel bilgiler verdiler ve Türkiye’deki durumu özetlediler. Bu dönem Serbest Gazetecilik dersi veren bir akademisyen olarak bu Bildirgeyi Türkçeleştirmek istedim. Umarım Türkiye’de gazetecilik yapan serbest gazeteciler de Avrupalı meslektaşları gibi haklara ve yaşam koşullarına sahip olurlar. İşte Bildirge’nin tam metni:

-------------------------------------------------------------------------------------------------------

Serbest gazetecilerin kamuoyunu bilgilendirme, demokrasiyi savunma ve editoryal bağımsızlığı sağlamada oynadıkları vazgeçilmez rolün bilincinde olarak, Avrupa'daki serbest gazetecilik temsilcileri olarak mesleğimizin güvencesizliğine karşı harekete geçilmesi çağrısında birleşiyoruz.

Bu Bildirge, Avrupa genelinde serbest gazeteciler için adil çalışma koşulları, eşit muamele ve uygun geçim kaynakları sağlanması için gerekli temel önlemleri ana hatlarıyla ortaya koymaktadır. Serbest gazeteciler, bağımsızlıkları sayesinde demokrasi ve enformasyonun serbest akışı için hayati öneme sahiptir. 

İnsan Onuruna Yaraşır Çalışma Koşulları

  1. Serbest gazeteciler gazetecilik mesleğinin ayrılmaz üyeleridir; güvenli ve eşit çalışma koşullarına sahip olma hakları vardır.
  2. İşverenler, “sahte serbest çalışma” uygulamalarını ortadan kaldırmalı ve gazetecilerin uygun durumlarda istihdam avantajlarına erişimlerini sağlamalıdır.

Adil Ücret

  1. Serbest gazeteciler, çalışmalarının karmaşıklığını, harcanan zamanı ve yaptıkları haberin değerini yansıtan asgari ücret yönergelerinin ve sözleşme standartlarının oluşturulmasını talep etmektedirler.
  2. Ödeme uygulamaları adil ve zamanında ücretlendirmeyi güvence altına almalı ve özellikle mevcut yapay zekâ gelişmeleri ışığında, gazetecilik içeriğinin yeniden kullanımı ve yeniden yayımlanması durumunda ek tazminat ödenmelidir.
  3. Serbest gazetecilerin kendi ücret tarifelerini sunmaları teşvik edilmeli ve editörlerin tek taraflı tarife dayatmaları reddedilmelidir.

Sosyal Korumalara Erişim

  1. Avrupa genelindeki sosyal koruma sistemleri, serbest gazetecilerin hastalık maaşı, emeklilik maaşı, işsizlik ödeneği ve annelik veya babalık izni gibi yardımlara erişimlerini sağlayacak hükümler içermelidir.
  2. Hükümetler ve sosyal ortaklar, sosyal koruma haklarının sınırlar ötesine taşınabilirliğini sağlamak için çalışmalıdır.

Yazar Haklarının Savunulması

  1. Yayıncılar ve teknoloji şirketleri, serbest gazetecilere, çalışmalarının üretken yapay zekâ modellerini eğitmek için kullanılması karşılığında ödeme yapılmasını sağlayacak bir toplu lisans oluşturmak için gazeteci sendikalarıyla birlikte çalışmalıdır.
  2. Serbest gazeteciler, dijital ve YZ ile ilgili uygulamalar da dahil olmak üzere tüm kullanımlar için adil bir şekilde tazmin edilmelerini sağlayarak, kendi çalışmaları üzerindeki manevi ve ekonomik haklarının korunmasını talep etmektedirler.
  3. Telif hakkı yasaları, serbest gazetecilerin çalışmalarının izinsiz kullanımlarını önlemeli, satın almalara ve kalıcı hak transferlerine karşı özel güvenceler sağlamalıdır.

Toplu Sözleşme Hakları

  1. Serbest gazeteciler, AB rekabet hukukunun toplu sözleşmelere uygulanmasına ilişkin Avrupa Komisyonu Kılavuz İlkelerinde belirtildiği üzere, rekabet hukukunun getirdiği kısıtlamalardan muaf olarak toplu pazarlık haklarının tanınması çağrısında bulunmaktadırlar.
  2. Sendikalar ve meslek örgütleri, çalışma koşullarının ve ücretlerin iyileştirilmesi için serbest gazeteciler adına müzakere etme yetkisine sahip olmalıdır.

Güvenlik ve Profesyonel Gelişim

  1. Hükümetler ve medya kuruluşları, azınlık/marjinal geçmişe sahip olanların karşılaştıkları benzersiz zorluklara özel dikkat göstererek serbest gazetecilerin güvenliğini sağlamalıdır.
  2. Özellikle çatışma bölgelerinden ve gösterilerden haber yapan serbest gazetecilere yeterli eğitim verilmelidir. Medya kuruluşları, hükümetler tarafından kullanılan casus yazılımlara karşı yeterli koruma sağlamalıdır.
  3. Serbest gazetecilerin teknolojik gelişmelere uyum sağlamaları ve mesleki mükemmelliklerini sürdürebilmeleri için eğitim fırsatlarına erişebilmeleri gerekir.

Sosyal Koşullu Kamu Finansmanı

  1. Medya kuruluşları ve kamu hizmeti medyası için kamu finansmanı, asgari ücret standartlarına uyum, taciz karşıtı politikalar ve toplu sözleşmelere bağlılık da dahil olmak üzere adil iş gücü uygulamalarına bağlı olmalıdır.
  2. Finansman mekanizmaları, serbest gazetecilerin refahını gözeten sürdürülebilir uygulamaları teşvik etmelidir.

Yapay Zekâ Çağında Koruma

  1. Serbest gazetecilerin, yapay zekanın kendi imajlarını ve çalışmalarını kötüye kullanmasını önlemek için yasal yollara ve mekanizmalara erişebilmeleri gerekir; örneğin yanlış bilgi yaymak veya imajlarını zedelemek için gazetecilerin deepfake’lerini oluşturmak gibi.
  2. Serbest gazeteciler, çalışmalarının açık ve bilgilendirilmiş onayları olmadan veri toplama ve eğitim amaçlı kullanılmaması için sözleşme görüşmeleri eğitimi de dahil olmak üzere, yapay zekânın gazetecilikte ortaya çıkardığı zorlukları ve fırsatları anlayıp bunlara yanıt verebilmek için eğitim ve kaynaklara sahip olmalıdır.

Savunuculuk ve Politika Değişikliği

  1. Serbest gazeteciler, Avrupa Birliği’ni ve ulusal hükümetleri serbest gazeteciliğin güvencesiz doğasını tanıyan ve bu sorunu ele alan politikalar benimseme çağrısında bulunmaktadır.
  2. Medya kuruluşları, adaleti, şeffaflığı ve eşitliği teşvik eden yapısal reformları hayata geçirmek için sendikalarla ve savunucu gruplarla iş birliği yapmalıdır.
  3. Serbest gazeteciler habercilik ve demokrasi için vazgeçilmezdir. Medya sektörü, gelişen bir basın ve güçlü bir demokrasi için hem serbest hem de kadrolu gazetecilere ihtiyaç duymaktadır.

Bizler, Avrupa'nın serbest gazetecileri olarak, bu ilkelere bağlılığımızı ilan ediyor ve tüm paydaşları - hükümetleri, medya kuruluşlarını ve kamuoyunu - bu talepleri desteklemeye çağırıyoruz. Serbest gazeteciliğin özgür, bilgili ve demokratik bir toplumun temel taşı olarak gelişmesini birlikte sağlayabiliriz. Bu ilkeler üzerinde çalışmaya devam edeceğiz ve önümüzdeki aylarda tüm ilgili ve etkili bakış açılarını içerecek şekilde geliştireceğiz.


YANLIŞ BİLGİYLE DOĞRU MÜCADELE NASIL YAPILMALI?

Süleyman İrvan İnternetin ve ardından sosyal medyanın hayatımıza girmesi birçok şey gibi haber tüketim alışkanlıklarımızı da değiştirdi. E...