7 Nisan 2018 Cumartesi

UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE KONUSUNDA MEDYANIN GÖREVİ


Bugün (7 Nisan 2018) TBMM Madde Bağımlılığı Araştırma Komisyonu'nun İstanbul'da yaptığı istişare toplantısına katıldım ve uyuşturucuyla mücadelede medyanın nasıl bir habercilik yapması gerektiğine ilişkin düşüncelerimi paylaştım. 

Toplantıda da söylediğim gibi, uyuşturucu madde bağımlılığıyla mücadelede medyaya da çok önemli görevler düşüyor. Kamuoyu desteği almadan uyuşturucuyla mücadelenin başarı şansı yok, kamuoyu desteği alabilmenin yolu da medyadan geçiyor. 

Medyanın habercilik anlamında yapması gerekenlere geçmeden önce bir iki konuya açıklık getirmem lazım. Toplantıda bazı konuşmacılar uyuşturucu yerine madde bağımlılığı denmesi gerektiğini söylediler. Konunun uzmanı olmadığım için buna verilebilecek bir cevabım yok. Eğer madde bağımlılığı yeterliyse o kullanılabillir, ancak bunun sadece bağımlılık çerçevesinde kullanılabileceğini düşünüyorum. Örneğin "uyuşturucu ticareti" yerine "madde ticareti" mi diyeceğiz bu durumda? Bence en iyisi "uyuşturucu madde bağımlılığı" demek, ki Yeşilay da sanırım bu tanımlamayı benimsiyor.   İkinci konu da, toplantıda sadece uyuşturucu madde bağımlılığının değil, sigara bağımlılığı, alkol bağımlılığı, internet bağımlılığı gibi diğer bağımlılık türlerinin de konuşulmasıydı. (Kişisel olarak, internet ve teknolojiyle alakalı bağımlılık tanımlamalarını sorunlu buluyorum, ki bunu daha önce de yazmıştım.)  Açıkçası, bu tür bir genişletmenin uyuşturucuyla mücadeleye bir katkısının olacağını düşünmüyorum. Bunlar birbirinden farklı bağımlılık türleri ve elbette mücadele biçimleri de doğal olarak farklı olacaktır. (Bir konuşmacının sigara mekruh değil haramdır dediğini de not edeyim). 

Gelelim önerilerime (önerilerin bir kısmı, 2014 yılında KKTC'de Medya Etik Kurulu Başkanlığı yaptığım dönemde Uyuşturucu ile Micadele Komisyonu'yla birlikte hazırladığımız "medya mutabakatı"ndan alındı).

Medyanın uyuşturucu konulu haberlerinde sıklıkla yanlışlıklar yaptığını görüyoruz. Gerçi bu yanlışlıkların bir kısmı medyadan değil, uyuşturucuyla mücadele eden güvenlik birimlerinden kaynaklanıyor.

1. Haberlerde uyuşturucuyu cazip gösteren bonzai, extacy, metamfetamin gibi isimler kullanılmamalı, sadece “uyuşturucu madde” denilmelidir. Hangi uyuşturucu maddelerin ucuz olduğu ya da uyuşturucu satışından çok paralar kazanıldığı gibi özendirici haberler yapılmamalıdır.

Bu türden haberlerde, uyuşturucu operasyonu yapan güvenlik birimlerinin de etkisi var. Ekli haberde de görüldüğü gibi, NARKOTİM ekipleri ele geçirdikleri uyuşturucu maddeyi gazetecilere sergiliyor. Muhabirler de güvenlik ekiplerinden aldıkları bilgilerle haberi yazıyorlar. Şu ekli haber de hangi uyuşturucuların ucuz olduğunu, kolay bulunup bulunmadığını açık açık anlatıyor. Bazen uyarı gibi görünen haberler teşvik edici niteliğe kolayca bürünebiliyor.

2. Uyuşturucu kullanma sonucu ölümü “altın vuruş” gibi cesaret çağrışımlı ifadelerle vermemek gerekir.

Altın vuruş tanımlaması haberlerde o kadar yaygınlaşmış ki, bu tanımlamanın başka konulardaki haberlerde de, sonuç alıcı eylem anlamında kullanılmaya başladığını görüyoruz. Örneğin, futbol maçı 1-0 bitmiş, haberin başlığı "Karabük'te altın vuruş". Bol örnek var bu türden kullanımlar için. 

3. Uyuşturucu madde bağımlılığını konu alan haberlerde, bilgi verme işlevinin boyutlarını aşacak ve özendirici bir nitelik kazanacak şekilde detaylar vermekten kaçınmak gerekir. Örneğin, hangi tür uyuşturucunun nasıl kullanıldığını gösteren görüntüler ve fotoğraflar yayımlamak doğru değildir.  

Haberlerin nasıl özendirici olabileceğine ilişkin bir uyarıyı Hürriyet okur temsilcisi Faruk Bildirici 2014 yılında yapmış. Şöyle diyor yazısında Faruk Bildirici: "Çocuklarımızı uyuşturucudan korumak için yazılan, anlatılan tüm neşriyatın bile, faydasından çok, 'özendirici' olacağına inananlardanım. Hele bir de içinde 'nasıl kullanıldığına dair' detaylar varsa hepten karşıyım. Gençleri bu konuda bilgilendirmenin bir başka yolu olmalı.” Nasıl ki intihar haberleri habercilik boyutunu aşacak şekilde verildiğinde başka intihar vakalarını tetikleyebiliyorsa, uyuşturucu haberleri de yanlış yapıldığında tetikleyici olabilir.

4. Haberlerde, çocuk yaştaki uyuşturucu suçu zanlılarının veya madde bağımlılığı yaşayan çocuk, genç ve yetişkin bireylerin açık isimlerinin, fotoğraflarının, illüstrasyonlarının ve adres bilgilerinin belirtilmesi doğru değildir. Evrensel gazetecilik meslek ilkeleri, zanlı ya da mağdur konumundaki çocuklar ile mağdur bireylerin korunmasını öngörmektedir.

5. Uyuşturucu madde bağımlılığıyla ilişkili haberlerde de “masumiyet karinesi”ne uyulması gerekmektedir. Gazetecilik meslek ilkelerinde açık olarak belirtildiği gibi, yargı kararıyla kesinleşmedikçe bir kişinin haber ve yorumlarda suçlu ilan edilmesi doğru değildir.

6. Çocuk yaştaki bireylerin “suçlu” olarak damgalanması doğru değildir; uyuşturucu suçlarına bulaştırılmış çocuklar için haberlerde “suça itilmiş çocuk” demek daha doğrudur.

Ekli haberde yapılan hata gibi, çocuğu suçla damgalamamak gerekir.

7. Uyuşturucuyla ve madde bağımlılığıyla mücadelede medya, suçu ve uyuşturucu madde kullanımının yaygınlaşmasını önleyici çabalara, kampanyalara destek vermelidir. Medya ayrıca çocuk ve gençleri doğru ve etik ilkelere uygun biçimde bilgilendirme ve yönlendirme işlevini de yerine getirmelidir.

8. Uyuşturucu tacirlerine uyuşturucu baronu, uyuşturucu baroniçesi, uyuşturucu kralı, uyuşturucu kraliçesi, uyuşturucu lordu gibi soyluluk unvanları vermek yanlıştır.

Gerçekten de haberlerde şaşırtıcı biçimde uyuşturucu tacirlerini adeta öven bu türden unvanlarla sıklıkla karşılaşıyoruz. Üstelik bizim toplantıda olduğumuz saattelerde geçen şu habere bakın ya da şu habere

Uyuşturucu haberlerinde yapılan hatalarla ilgili olarak okur temsilcilerinin gazetecileri uyardıklarını görüyoruz. Örneğin Sabah okur temsilcisi İbrahim Altay, geçen yıl bu konuda gayet güzel bir yazı yazdı.

Sonuç olarak, uyuşturucuyla mücadele ve madde bağımlılığı haberlerinde etik ilkelere bağlı bir gazetecilik anlayışını yaygınlaştırmamız gerekiyor. Uyuşturucu sorununun giderek büyüdüğü günümüzde doğru habercilik daha da önemli hale geliyor.

NOT: Hazırladığım öneri metni konusunda görüşlerini ve önerilerini paylaşan Faruk Bildirici'ye teşekkür ederim. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Chat GPT ile yapay zekânın gazetecilikte kullanımını konuştuk

Chat GPT seninle yapay zek â nın gazetecilikte kullanımına ilişkin bir röportaj yapabilir miyiz? Tabii ki! Yapay zek â nın gazetecilikteki...