Süleyman İrvan
13 Ekim 2022 tarihinde Resmi Gazete’de
yayımlanan “Basın Kanunu ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” isimli torba
yasanın 29. maddesiyle Türk Ceza Kanunu’na eklenen ve “ 217/A Halkı yanıltıcı
bilgiyi alenen yayma” başlığını taşıyan dezenformasyonla mücadele yasası ya da gazeteci
örgütlerinin tanımlamasıyla sansür yasası kapsamında 2 yılda 50’den fazla
gazeteci soruşturma geçirdi. Bu konuda daha önce iki yazı yazmıştım. İlk
yazımda, yasanın eleştirel gazetecilik üzerinde bir tehdit oluşturacağını savunmuştum.
İkinci yazımda ise, maddenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurunun
basın özgürlüğü lehine sonuçlanabileceğini yazmıştım.
AYM TCK 217/A maddesini iptal etmedi. Böylece gazeteciler soruşturma geçirmeye
devam ediyor.
Bu yazıyı, dezenformasyonla mücadele
yasasından soruşturma geçiren gazetecileri kayda geçirmek amacıyla
yayımlıyorum. 6 Kasım 2024 tarihine kadar en az 55 gazetecinin "yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla soruşturma geçirdini tespit ettim. Yeni soruşturmalar açıldığı takdirde bu yazıyı güncellemeye devam edeceğim. Umarım
gazeteciler, yazıyı güncellememi gerektirecek soruşturmalara maruz
kalmayacakları özgürlük ortamına en kısa sürede kavuşurlar.
⇒ Hüsniye Karakoyun ve Mahmut Karakoyun: Dezenformasyonla mücadele yasası olarak adlandırılan yasa kapsamında Tunceli Emek gazetesi sahibi Hüsniye Karakoyun ile gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mahmut Karakoyun hakkında yapılan suç duyuruna Tunceli Cumhuriyet Savcılığı tarafından takipsizlik kararı verildi. “Tunceli’de Beş Adet Portatif Tuvalet için Resmi Açılış Töreni Düzenlendi” başlıklı haber için yapılan suç duyurusuna takipsizlik kararı veren savcı, gerekçe olarak, haberin yayımlandığı tarih olan 12 Ekim 2022’de dezenformasyon yasasının henüz yürürlükte olmadığını, ayrıca haberin yayımlanmasında toplumsal ilgi ve kamu yararı bulunduğunu belirtmişti.
⇒ Sinan Aygül: Dezenformasyon yasasından ilk etkilenen gazeteci Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül oldu. Aygül, Twitter hesabından, Bitlis’te gerçekleştiği iddia edilen bir cinsel taciz vakasına dair paylaşımlar yapmış, ardından bu tweet’leri silip, yanıldığını söyleyerek özür de dilemişti. Buna rağmen, Sinan Aygün 14 Aralık’ta apar topar gözaltına alındı, ardından tutuklandı ve nihayetinde 10 ay da hapis cezası aldı. Bu ceza, dezenformasyon yasası kapsamında verilen ilk ceza idi aynı zamanda. Ancak Yargıtay Sinan Aygül’e verilen cezayı 10 Mayıs 2024 tarihinde bozdu. Basın özgürlüğü açısından son derece önemli olan bu Yargıtay kararının gerekçesini paylaşıyorum:
YARGITAY İPTAL KARARININ GEREKÇESİ
“5237 sayılı Kanun’un 217/A maddesi ile ‘Sırf halk arasında
endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu
düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını
bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis
cezasıyla cezalandırılır’ hükmü düzenlenmiştir. Madde gerekçesinde ise fiilin,
kamu barışını bozmaya elverişli olması aranarak, bu suçun somut tehlike suçu
olduğu vurgulanmıştır. Bunun yanı sıra dezenformasyon olarak nitelendirilen bu
fiillerin, kişilerin bireysel kanaatlerini açıklama veya haber verme haklarıyla
karıştırılmaması için fiilin, halk arasında endişe, korku veya panik yaratma
saikiyle gerçekleştirilmesi ilave bir unsur olarak aranmaktadır. Belirtmek
gerekir ki, dezenformasyona konu içerik, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu
düzeni ve genel sağlığı ile ilgili doğrudan asılsız bir bilgi olabileceği gibi
tahrif edilmiş bir bilgi de olabilecektir açıklamasına yer verilmiştir. Somut
olay değerlendirildiğinde, sanığın suç tarihinde saat 22.24 sıralarında
yanıltıcı bilgiyi sosyal medya hesabından paylaştığı, yetkili kişiler ile
yaptığı görüşmelerden sonra aldığı bilginin eksik ya da yanlış olabileceğini
belirterek, düzeltme mesajlarını attığı, paylaşımını tamamen kaldırdığı, teyit
etmeden konuyu paylaştığı için kamuoyundan özür dilediği, buna göre sanığın
paylaşımının gerçeğe aykırı olduğunu öğrenir öğrenmez paylaşımını kaldırmasına
ve düzeltme mesajları atmasına yönelik eylemleri ve kullandığı ifadeler bir
bütün olarak dikkate alındığında, sırf halk arasında endişe, korku veya panik
yaratmak saikiyle hareket etmediği, bir gazeteci olarak haber verme hakkını
kullandığı ve suç işleme kastı ile hareket etmediği anlaşıldığından, sanığın
eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 217/A maddesinde düzenlenen ‘halkı yanıltıcı
bilgiyi alenen yayma suçunun’ unsurlarını oluşturmayacağı gözetilmeden, beraati
yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle, kurulan hüküm
isabetli bulunmamıştır.”
⇒
Aslıhan Gençay: Gazeteci Aslıhan Gençay’ın Gazete
Davul isimli haber sitesinde 29 Aralık 2022 tarihinde yayımlanan “Bitmeyen
Çıplak Arama” başlıklı haberi gerekçe gösterilerek TCK
217/A “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla başlatılan
soruşturmada 10 Nisan 2023 tarihinde takipsizlik
kararı verildi.
⇒
Oktay Candemir: Van’ın
Muradiye ilçesinde yaşanan bir cinsel istismar olayını haberleştiren gazeteci
Oktay Candemir hakkında, “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Candemir, 15 Kasım
2023 tarihinde yapılan duruşmada, “atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı”
gerekçesiyle beraat etti.
Gazeteci Oktay Candemir hakkında ikinci bir
soruşturma daha açıldı. Candemir, Van’ın İpekyolu ilçesi kaymakamının aynı
zamanda İpekyolu Belediyesi’ne kayyum olarak atanması sonrasında birden fazla
yerden maaş aldığına ilişkin paylaşımlar yapmış, bu paylaşımlar gerekçe
gösterilerek hakkında “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla
soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma savcısı 14 Ekim 2024 tarihinde takipsizlik
kararı verdi. Gerekçesinde şu ifadeler yer aldı: “Suça konu paylaşımın korku ve
panik yaratma saikiyle yapıldığına dair delil bulunmadığı, yine yapılan
paylaşımın kamu barışını bozacak nitelikte olmadığı gözetilerek, atılı suçun
yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla…tüm şüpheliler hakkında ayrı ayrı
kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.”
⇒
Mehmet Güleş: Gazeteci
Mehmet Güleş, deprem bölgesinde yaptığı, henüz yayımlanmamış bir röportaj
nedeniyle dezenformasyon maddesinden soruşturma geçirdi. Güleş'e emniyet ifadesinde, röportaj yaptığı kişinin
"Burada AFAD yok, UMKE yok. Burada halk kendi imkanlarıyla savaşıyor.
Halkımız yalnız bırakıldı" şeklindeki ifadeleri kullandığı yönündeki
iddialar soruldu. Gazeteci Güleş, haftanın her günü imza verme ve yurt dışına
çıkış yasağı konularak serbest bırakıldı. Güleş hakkında soruşturmayı yürüten
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 17 Kasım 2023 tarihinde “bilginin
yayılmadığı” gerekçesiyle “kovuşturmaya yer olmadığı” kararını verdi.
⇒
Oğuzhan Uğur: Youtuber
Oğuzhan Uğur’un sahibi olduğu Babala TV hesabından yapılan
bazı paylaşımların vatandaşlar arasında korku ve paniğe neden olduğu, bu
nedenle arama-kurtarma çalışmalarında aksamalar yaşandığı gerekçe gösterilerek,
'Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' suçundan soruşturma
başlatıldı.
⇒
Mir Ali Koçer: Serbest
gazeteci Mir Ali Koçer, BBC Türkçe’nin 24 Şubat’taki haberine göre Diyarbakır’da deprem
sonrası yaptığı haberler nedeniyle soruşturmaya uğradı. Habere göre, sahada
çalışırken karakola gelmesi istenmiş, karakola
gittiğinde ise hakkında dezenformasyon yasası kapsamında soruşturma açıldığı
söylenmişti. Koçer, polisin kendisini deprem bölgelerinden geçtiği haberlerle
ilgili olarak sorguladığını ve sahte bilgiler yaymakla suçladığını anlatmıştı.
⇒
Ali İmat ve İbrahim İmat: Osmaniyeli
bu iki yerel gazeteci, depremzedeler için gelen çadırların
bekletildiğine ilişkin paylaşımları nedeniyle “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen
yayma suçlamasıyla 27 Şubat’ta tutuklandılar. Bu iki kardeş tutuklandıktan 1 ay
sonra çıktıkları ilk mahkemede hakim kararıyla serbest bırakıldı.
⇒
Ahmet Sesli: Gazeteci
Ahmet Sesli Twitter hesabından 15 Şubat’ta yaptığı bazı paylaşımlar nedeniyle
28 Şubat’ta dezenformasyon yapma suçlamasıyla ifadeye çağrıldı. Sesli,
paylaşımlarında depremde ölenlerin sayısının AFAD tarafından açıklanandan fazla
olduğunu ima etmişti.
⇒
Gökhan Özbek: Gazeteci
Gökhan Özbek 1 Mart’ta 23 Derece kanalında dezenformasyon yapma suçlamasıyla
gözaltına alındı. Özbek gözaltına alınışını, sosyal
medya hesabından duyurmuştu. Gazetecinin avukatı yaptığı açıklamada,"Gökhan Özbek sadece 23 Derece
kanalından yaptığı haberlerle suçlanıyor. Suçlamalar arasında depremzedelerden
milletvekillerine kadar pek çok kişinin açıklamalarının haberleştirilmesinden
ibaret görseller bile var. İnanılır gibi değil! Sadece gazetecilik yaptığı için
gözaltında tutuluyor. Yapılan haberler hiçbir somut dayanağı olmayan şekilde
yorumlanarak 'Şu ima edildi' 'Bu söylenmeye çalışıldı' şeklinde ithamlarda
bulunuluyor" dedi. Gazeteci Özbek sorgusunun ardından
serbest bırakıldı.
Gökhan Özbek 2024 yılında da dezenformasyon
suçlamasıyla soruşturma geçirdi. 14 Haziran 2024 tarihinde yayımlanan haberlere
göre, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde Nevruz kutlamaları sonrasında meydana gelen
bir polis şiddeti vakasını haberleştirmesi sonrasında hakkında açılan
"yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasına ilişkin soruşturma
takipsizlikle sonuçlandı.
⇒
Fırat Bulut: Gazeteci
Fırat Bulut bir ay süresince deprem bölgesinden haber geçtikten sonra Ankara’ya
dönüşünde havaalanında gözaltına alındı. Bulut gözaltına alındığını sosyal
medya hesabından şu ifadelerle duyurdu: “Bir aydır deprem bölgesinde haber yapıyorum. Bu akşam
geldiğim Ankara Esenboğa’da gözaltına alındım. Bingöl Sulh Hakimliği hakkımda
alenen yalan bilgi yaymaktan soruşturma açmış. Depremde yoktular, soruşturma
ile susturmaya çalışıyorlar.” Fırat Bulut sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
Gazeteci
Fırat Bulut hakkında 13 Haziran 2023 tarihinde sosyal medya hesabından yaptığı
bir paylaşım nedeniyle ikinci kez “halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma açıldı. Gazeteci Fırat
Bulut, “İktidar kaynağı kendisi olmayan
hiçbir haber ve bilgiyi gerçek kabul etmiyor. Kaynağı iktidar olmayan bilgiye
savaş açılmış aslında. Gazetecinin görevi bilgi ve haberi halka duyurmak ve
yaymaktır; toplumun bilgiye erişme hakkına saygı göstermek ve bunu sağlamaktır.
Ancak iktidar bilgi üzerinde tekel kurarak kaynağı kendisi olmayan tüm
haberlere savaş açtı. Hoşlarına gitmeyen her şeye ‘yanıltıcı bilgi’ diyorlar”
diyerek açılan soruşturmaya tepki gösterdi.
⇒
Canan Kaya: İstanbul Anadolu Cumhuriyet
Başsavcılığı gazeteci Canan Kaya hakkında 13 Şubat 2023 tarihinde YouTube
kanalından yaptığı deprem yayınını gerekçe göstererek, “Halkı yanıltıcı bilgiyi
alenen yaymak” suçlamasıyla soruşturma başlattı. Soruşturmaya konu olan,
“AFAD’ın Bölge Lojistik Deposu dört gün boyunca çalışmadı” iddiasının CHP
Milletvekili Abdurrahman Tutdere tarafından da araştırıldığını ifade eden Kaya,
konunun haber değeri olduğunu söyledi. Kaya, Adıyaman’da görev yapan gazeteci
Abdullah Aslan'ı bu sebeple yayınına konuk aldığını belirtti.
⇒
İsmail Arı: Gazeteci
İsmail Arı, 29 Ocak 2023 tarihinde Birgün’de yayımlanan “Ev değil resmen ölüm
satıyorlar” başlıklı haberi nedeniyle "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla
savcıya ifade verdi. Güngören Belediyesi’nin suç duyurusunda bulunduğu ve
depremden yaklaşık bir hafta önce yayımlanan haberde, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi’nin, “İlk depremde felaket yaşanır. Zemin bataklık” diye itiraz
ettiği bir araziye 96 daire ve 9 dükkân inşa ettiği bilgisi verilmişti.
İsmail
Arı hakkında ayrıca 21 Mart’ta yine Birgün’de yayımlanan “Halkı zehirlemişler”
başlıklı haberi nedeniyle bu kez de Kızılay’ın
şikâyeti üzerine dezenformasyon yapma suçlamasıyla 10 Mayıs 2023 tarihinde soruşturma başlatıldı.
İsmail
Arı hakkında üçüncü dezenformasyon soruşturması ise yine Kızılay’ın şikayetiyle
başlatıldı. 10 Mart 2023 tarihinde Birgün’de yayımlanan, “Kızılay koşa koşa Menzil’e
gitmiş” haberi gerekçe gösterilerek, Arı hakkında “halkı yanıltıcı bilgiyi
alenen yayma” suçlamasıyla 7 Mart 2024 tarihinde soruşturma açıldı.
⇒
Merdan Yanardağ: Gazeteci
Merdan Yanardağ hakkında, 12 Mayıs 2023’te sosyal medya hesabından yaptığı bir
paylaşım nedeniyle dezenformasyon yaptığı iddiasıyla soruşturma açıldı.
Yanardağ paylaşımında şunları yazmıştı: “Türkiye'nin siyasal ve toplumsal yaşamını derinden etkileyecek
önemli bir olayı, -geç bir saatte de olsa- kamuoyu ile paylaşmak gerektiğini
düşünüyorum. Çünkü kaynağıma güvendim.. Kemal Kılıçdaroğlu'na suikast yapacak
bir grubun Gürcistan'a Türkiye'ye girdiği belirtiliyor.”
⇒
Bircan Yıldırım, Sevilay Yılman, Zübeyde Sarı, Kayhan Ayhan: 24 Mayıs 2023 tarihinde Yeni
Şafak muhabiri Burak Doğan X (Twitter) hesabından bir paylaşım yaparak, içinde
gazeteciler Bircan Yıldırım, Sevilay Yılman, Zübeyde Sarı ve Kayhan Ayhan da
olmak üzere 34 sosyal medya hesabı hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından seçim döneminde
manipülasyon ve dezenformasyon yaptıkları gerekçesiyle soruşturma başlatıldığını
duyurdu. Soruşturma kapsamında neredeyse
14 ay sonra ifadeye çağrılan Birgün editörü Kayhan Ayhan, 18 Temmuz 2024
tarihinde savcıya verdiği ifadede, “Hakkımda belirtilen ve
kendi Twitter (X) hesabımdan paylaşmış olduğum haber içeriği
gazetecilik mesleğimin faaliyeti ile alakalıdır. Seçim dönemindeki
olaylara ilişkindir. Ben de o dönem söz konusu sandıklarda bu şekilde oy
kullanıldığını haberci olarak bilgi almam neticesinde bir iddia şeklinde
sayfamda paylaşmıştım” demişti.
⇒
Ahmet Kanbal: Gazeteci
Ahmet Kanbal’ın 14 Mayıs’ta sosyal medya hesabından yaptığı, “Mardin'den; 1363 Nolu sandık kayboldu... Sandık başkanı ve oy
torbasını arama çalışması başlatıldı...” şeklindeki paylaşımı nedeniyle “Halkı yanıltıcı bilgiyi
alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma açıldı. Oysa parti avukatları
sandığın kaybolduğuna ilişkin İlçe Seçim Kurulu Başkanlığına dilekçe vermişlerdi.
⇒ Ruşen Takva: Gazeteci Ruşen Takva’ya 8 Aralık
2022’de sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım nedeniyle 22 Mayıs’ta
dezenformasyon yapma suçlamasıyla dava açıldı. Ruşen Takva söz konusu
paylaşımında şunları yazmıştı: “Hakkari MHP İl
Başkanının çarşı ortasında bir kişiyi silahla vurdu iddiası sonrası kent
merkezi karıştı ve esnaf kepenk kapattı. Olaydan sonra MHP İl Başkanının hem
akrabası hem yakın koruması ‘ben vurdum’ diyerek teslim oldu. Soruşturma
sürüyor.” Gazeteci Ruşen Takva’ya açılan davanın ilk duruşması 19 Temmuz’da yapıldı. Gerçekleşen olaya, olayla
ilgili paylaşımlara ve açılan davaya bakılırsa gazetecilik faaliyetinden dolayı
gazeteci ceza alabilir görünüyor.
⇒
Yüsra Batıhan: Gazeteci
Yüsra Batıhan hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı
tarafından, 6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlere
dair sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, “halkı yanıltıcı bilgiyi
alenen yayma” iddiasıyla soruşturma açıldı.
⇒
Serdar Akinan: Gazeteci
Serdar Akinan, Youtube kanalında yaptığı yayınlar gerekçe gösterilerek 19 Nisan
2023 tarihinde “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla gözaltına
alındı. Akinan 20 Nisan 2023 tarihinde yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol
şartıyla serbest bırakıldı.
⇒ Emre Orman: Gazeteci Emre Orman, X hesabından 12 Şubat 2023 tarihinde yaptığı bir paylaşımda Ahmet Güreşçi isimli yurttaşın jandarma karakolunda işkenceyle öldürüldüğüne dair Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) tarafından yapılan açıklamayı aktardı. Bu paylaşım üzerine Emre Orman hakkında ‘devletin askeri teşkilatını alenen aşağılama’, ‘suç uydurma’ ve ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ şüphesiyle yürütülen soruşturmada 5 Mayıs 2023 tarihinde takipsizlik kararı verildi.
⇒ Sıddık Güler: Van’ın yerel haber sitesi Serhat News Genel yayın Yönetmeni Sıddık Güler’in 19 Haziran 2023 tarihinde yayımladığı, “Van İl Kültür ve Turizm Müdürüne, AKP’li vekil komplo mu kurdu?” başlıklı haber nedeniyle haberde adı geçmeyen AKP Van Milletvekili Kayhan Türkmenoğlu’nun şikayetiyle “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı.
⇒
Zülal Kalkandelen: Cumhuriyet gazetesi yazarı Zülal
Kalkandelen hakkında, 4 Ağustos 2023 tarihinde yayımlanan
“Devlet korumasındaki çocuklar tarikat kampında!” başlıklı yazısı
nedeniyle “iftira”, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” ve “kişilerin huzur
ve sükununu bozma” suçlamalarıyla soruşturma başlatıldı. Kalkandelen bu
soruşturmayı sosyal medya hesabından 13 Eylül 2024 tarihinde duyurdu.
⇒
Onur Öncü: Artı TV sunucusu Onur Öncü, Cumhurbaşkanlığı
seçiminin ilk turunda ‘Hakkari, Diyarbakır ve Urfa’da çeşitli sandıklarda Yeşil
Sol Parti’ye verilen oyların MHP’ye yazıldığı’ yönündeki iddiayı X’te
paylaştığı için 13 Eylül 2023 tarihinde ifade verdi. Gazeteci
Öncü hakkında “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu” kapsamında soruşturma
başlatılmıştı. 1 Temmuz 2024 tarihinde görülen davanın ilk duruşmasında
gazeteci Onur Öncü beraat etti. Duruşma savcısı, yapılan paylaşımın 'toplumun
dirlik ve düzeni açısından somut tehlike hali yaratacak koşullar oluşturduğuna
ilişkin delil elde edilemediği' gerekçesiyle Öncü'nün beraatına karar
verilmesini talep etmişti.
⇒
İlknur Bilir: Gazeteci
İlknur Bilir, 6 Şubat depremleri döneminde yaptığı haber paylaşımlarıyla “halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla 16 Eylül 2023 tarihinde gözaltına
alındı. Bilir, savcıya ifade vermesinin ardından serbest bırakıldı.
⇒
Batuhan Çolak, Süha Çardaklı, Hüseyin Dicle, Ramin Saedi, Furkan Uludağ, Serdar
Sönmez, Ümit Yasin Perinçek, Furkan Güngör: 20 Eylül 2023 tarihinde,
içlerinde sosyal medya platformlarında haber paylaşan gazetecilerin de olduğu
27 sosyal medya hesabına mülteci karşıtı paylaşımları gerekçe gösterilerek
soruşturma başlatıldı. Bu hesaplara hem “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” hem de “halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlaması yöneltildi.
Aykırı
isimli sosyal medya hesabının sahibi ve bu adla yayımlanan haber sitesinin
genel yayın yönetmeni Batuhan Çolak, sığınmacı ve mülteci karşıtı paylaşımlar
yaptığı gerekçesiyle 20 Eylül 2023 tarihinde gözaltına alındı. Çolak, “Halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” ve “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme”
suçlamasıyla 24 Eylül’de tutuklandı. Çolak, 27 Ekim 2023 tarihinde
mahkeme tarafından tahliye edildi.
Ajans
Muhbir isimli sosyal medya hesabının sahibi Süha Çardaklı, Batuhan Çolak’la
aynı gün (20 Eylül) aynı suçlamayla gözaltına alındıktan sonra 24 Eylül’de
tutuklandı. Batuhan Çolak 27 Ekim’de serbest bırakıldığı halde Süha Çardaklı’nın
tahliye talebi reddedildi. Çardaklı da “Halkı yanıltıcı
bilgiyi alenen yayma” ve “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla
tutuklanmıştı. Çardaklı, açılan davanın ilk duruşmasında tahliye
edildi.
Militer
Doktrin isimli sosyal medya haber hesabının sahibi Hüseyin Dicle de sığınmacı
karşıtı paylaşımları nedeniyle önce tutuklandı ardından serbest bırakıldı.
Ambargo
TV muhabiri Ramin Saedi, sığınmacı karşıtı paylaşımları nedeniyle tutuklanıp
serbest bırakıldı.
Aykırı
ve Ajans Muhbir editörleri Furkan Uludağ, Serkan Kafkas, Serdar Sönmez ve Ümit
Yasin Perinçek, 20 Ekim 2023 tarihinde tutuklandılar.
Haber
Report isimli sosyal medya hesabının sahibi Furkan Güngör, Batuhan Çolak ve
Süha Bardaklı ile birlikte tutuklandı.
Batuhan
Çolak, 2 Temmuz 2024 tarihinde bir kez daha “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen
yayma” suçlamasıyla gözaltına alındı. Bu seferki suçlama, X
hesabından yaptığı, ''Suriye'den
tartışmalı görüntüler. Türk askerine ÖSO bayrağı öptürdüler!" şeklindeki paylaşımla
ilgiliydi.
⇒
Tolga Şardan: Uzun
yıllar Milliyet gazetesinde güvenlik ve yargı muhabirliği yapan gazeteci Tolga
Şardan, 1 Kasım 2023 tarihinde T24’te yayımlanan “MİT'in Cumhurbaşkanlığı'na sunduğu 'yargı raporu'nda neler
var?” başlıklı yazısı gerekçe
gösterilerek “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla önce gözaltına
alındı, ardından tutuklandı. Yazıya 2 Kasım 2023 tarihinde erişim engeli getirildi. Tolga Şardan,
mahkemeye yapılan itiraz sonucu 6 Kasım 2023 tarihinde yurt dışına çıkmamak
şartıyla tahliye
edildi.
⇒
Dinçer Gökçe: Halktv.com.tr Yazı İşleri Müdürü
Dinçer Gökçe, yaptığı bir haber nedeniyle 1 Kasım 2023 tarihinde “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen
yayma” suçlamasıyla önce gözaltına alındı, ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
⇒
Cengiz Erdinç: Kısa Dalga yazarı gazeteci Cengiz
Erdinç, “halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla 2 Kasım 2023
tarihinde gözaltına alındı. Erdinç’in yapılan sorgusundan, 31
Ekim’de yaptığı bir X paylaşımının gerekçe gösterildiği anlaşılıyor.
Cengiz Erdinç, 3 Kasım tarihinde adli kontrol şartı ve yurt dışına çıkış yasağı
konularak serbest bırakıldı.
⇒
Uğur Koç, Uğur Şahin ve İsmail Arı: Pasifik İnşaat’ın sahibi Fatih Erdoğan’ın şikâyeti üzerine
Birgün çalışanı 3 gazeteci hakkında “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma”
suçlamasıyla soruşturma başlatıldı.
⇒ Evrim Kepenek: Bianet editörü gazeteci Evrim Kepenek'e, 6
Şubat’ta yaşanan deprem felaketi sırasında yaptığı paylaşımlar nedeniyle 2
Kasım 2023 tarihinde “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla
soruşturma başlatıldı. Gazeteci Evrim Kepenek, 3 Kasım
2023 tarihinde ifade verdi. Kepenek hakkında 28 Aralık 2023
tarihinde dava açıldı ve gazetecinin 1yıldan 3 yıla kadar hapsi istendi. Davanın ilk duruşması 23 Eylül
2024 tarihinde İstanbul’da yapıldı. Kepenek, duruşmada yaptığı savunmada
şunları söyledi: “Gazeteci olarak teyitli
video ve söylemi paylaştım. Üstelik bu söyleme neden olan kararı 6 Şubat’ta
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamıştı. ‘Yardım için bölgeye gidecek kişi ve
kurumlar mutlaka AFAD ile koordinasyon içinde hareket etmelidir. AFAD
koordinasyonu dışında bölgeye gönderilen yardımlar hem kargaşaya yol açmakta
hem de amacına ulaşması zorlaşmaktadır.’ demişti. Yani benim tweet’te yazdığım şey
resmi açıklama sonrasında yapılan uygulamaların bir sonucu. Benim ‘uydurduğum’,
‘çarpıttığım’ bir durum değil. İkincisi de videoda da görünüyor jandarma alana
gitmiş ve yardımlara el koyuyor. Bu teyitli bir bilgi bir gazeteci olarak bu
haberi kamuoyuna duyurmak benim görevim.”
⇒ Zübeyde Sarı: Hakkında daha önce seçim dönemindeki paylaşımlar nedeniyle
soruşturma açılan gazeteci Zübeyde Sarı, 8 Kasım 2023 tarihinde sosyal medya
hesabından yaptığı paylaşımlarla, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma”
suçlamasıyla hakkında başka bir soruşturma açıldığını duyurdu. Sarı, “Soruşturma dosyamda üç
tweet mevcut. Söz konusu iki tweetten daha önce yargılanıp beraat etmiştim.
2017 yılında atılan tweetler. Üçüncü tweet ise 2021 yılında İsmail Saymaz'ın
yapmış olduğu bir röportajın linkini alıntı (tırnak içinde) yaparak paylaşmam”
şeklinde açıklama yaptı.
⇒ Zeynep Kuray: ⇒ Muğla‘daki Akbelen Ormanı‘nda ağaç kesimine karşı direnişi
haberleştiren gazeteci Zeynep Kuray hakkında sosyal medya
paylaşımları gerekçe gösterilerek “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma
suçlamasıyla TCK 217/A’dan soruşturma başlatıldı. Zeynep Kuray 8
Ocak 2024’te polise ifade verdi.
⇒ Şükran Ekinci: Artı TV haber sunucusu Şükran Ekinci, Erzincan
İliç’te göçük altında kalan madencilerle ilgili olarak 14 Şubat 2024 tarihinde
X hesabından yaptığı paylaşım nedeniyle hemen ertesi
günü “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla ifadeye çağrıldı. Ekinci bu
paylaşımında, “Yetkililer 9 işçi dedi ama T24’e konuşan TMMOB Metalurji ve
Malzeme Mühendisleri Odası Başkanı Türkkolu, göçük altında kalan madenciler,
resmi rakamın 5 katı dedi. Umarım haklı çıkmaz. Ancak bu göçükten önce 667 işçi
vardiya değişimi yapmış!” diye yazmıştı.
⇒ Ferit Aslan: Gazeteci Ferit Aslan’a, Medyascopetv haber sitesinde yayımlanan,
“Mardin’de bir hakim polisle okul bastı, üç öğrenciyi gözaltına aldırdı”
başlıklı haberi nedeniyle dezenformasyon maddesi kapsamında 13 Mart 2024
tarihinde dava açıldı. Ferit Aslan, davanın 21 Mayıs
2024 tarihli ilk duruşmasında “suçun yasal unsurlarının oluşmadığı”
gerekçesiyle beraat etti.
⇒ İsmail Saymaz: Gazeteci İsmail Saymaz hakkında, 3 Nisan 2024 tarihinde sosyal
medya hesabından yaptığı, “AK Partililer Gaziosmanpaşa’yı vermemek için olay
çıkarıyor” şeklindeki video ekli paylaşımı nedeniyle 5 Nisan 2024
tarihinde “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” ve “halkı kin ve düşmanlığa
tahrik etmek” suçlamalarıyla soruşturma başlatıldı.
⇒ Duygu Kıt: Gazeteci Duygu Kıt hakkında, 6
Mart 2024 tarihinde Duvar haber sitesinde yayımlanan “Ergan'daki taş ocağına
tepki: Köyler alana 500 metre uzaklıkta” başlıklı haberi gerekçe gösterilerek 17 Nisan 2024 tarihinde “halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” ve “iftira" suçlamalarıyla soruşturma başlatıldı. Duygu Kıt, savcılıkta
verdiği ifadesinde, “Haberim Ergan köylülerinin köy mera alanında yapılması
planlanan ve Erzincan Valiliği tarafından verilen kalker taş ocağı proje
ilanına yapılan itiraza ve başlatılan hukuki sürece ilişkindir. Gazetecilik
faaliyetim gereği doğayı ve çevreyi risk altına alacak olası bir gündemi
haberleştirmek bir hak olduğu gibi aynı zamanda görevimdir. Haber içeriği
davacı köylüler ve dava avukatı ile alınan görüşlere dayanıyor" dedi.
Çevre ödülü alması gereken haberden dolayı bakalım gazeteciye ceza verilecek
mi?
⇒ Medine Mamedoğlu: Gazeteci Medine Mamedoğlu, 20 Haziran 2024 tarihinde
Mardin’in Mazıdağı ile Diyarbakır’ın Çınar ilçesi arasındaki köylerde çıkan
yangın nedeniyle yaptığı haberler ve sosyal medya paylaşımları gerekçe
gösterilerek 17 Eylül 2024 tarihinde ifadeye çağrıldı. Mamedoğlu’na, “halkı
yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlaması yapıldı.
⇒ Rabia Önver: Jinnews muhabiri Rabia Önver, Hakkari’de faaliyette bulunduğu
iddia edilen uyuşturucu ve fuhuş çetesiyle ilgili haberi nedeniyle soruşturmaya
uğradı. 20 Eylül 2024 tarihinde evi basılan Önver, “halkı yanıltıcı bilgiyi
alenen yaymakla” suçlanıyordu. 24 Eylül’de avukatıyla
birlikte savcılığa ifade vermeye giden Rabia Önver, ifade veremeden savcılıktan
ayrıldı. Bianet’te yayımlanan habere göre savcı, “Bu süreçte herhangi bir
ifade alma işlemi yapmayacağını” söylemişti.
⇒
İdris Yılmaz: İndependent
Türkçe muhabiri İdris Yılmaz hakkında, Van’daki protesto gösterileri sırasında polislerin halka şiddet
uyguladığına dair sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, "halkı
kanunlara uymamaya tahrik”, "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" ve
“halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamalarıyla 23 Eylül 2024 tarihinde soruşturma
başlatıldı.
⇒ Evren Demirdaş: Sözcü gazetesi muhabiri Evren
Demirdaş’ın 13 Ekim 2024 tarihinde Sözcü’de yayımlanan “642 milyonluk konut ihalesinde
adres şaşmadı: AKP'li isme verildi” başlıklı haberi nedeniyle “dezenformasyon
yapmak” suçlamasıyla soruşturma açıldı. Demirdaş 2 Kasım 2024
tarihinde savcıya, “Gazetecilik faaliyetleri doğrultusunda kamu ihalelerini
takip ediyorum. Takip ettiğim dosyalar sonucunda edindiğim bilgileri kamuoyu
ile paylaşmaktayım. Yaptığım haberde ihaleye fesat karıştırıldığına dair
herhangi bir cümlem ve Veysel Demirci'ye yönelik bir itham bulunmamaktadır.
İhalenin miktarı yüksek olduğu için kamuoyunu bilgilendirdim” şeklinde ifade
vermiştir.
⇒
Dinçer Gökçe ve Nilay Can: Halk
TV Haber Müdürü Dinçer Gökçe ile Gazete Pencere Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Nilay Can, "Yenidoğan çetesi savcısı görevden el çektirildi” şeklindeki
haberleri nedeniyle, "Yalan haberi alenen yayma" suçlamasıyla 3 Kasım
2024 tarihinde gözaltına alındılar. Gazeteciler, yapılan
sorgulamanın ardından “adli kontrol şartıyla” serbest bırakıldılar.
⇒ Furkan Karabay: 10Haber muhabiri Furkan Karabay, görevden alınarak yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'le ilgili haberi ve X paylaşımları gerekçe gösterilerek 8 Kasım 2024 tarihinde gözaltına alındı. Karabay'a yönetilen suçlamalar arasında, "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme", "kamu görevlisine hakaret" ve "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamaları yer alıyor. Furkan Karabay, 9 Kasım'da hakim kararıyla tutuklandı. Furkan Karabay, 9 gün tutuklu kaldıktan sonra 18 Kasım'da tahliye edildi. Tahliye kararını veren mahkeme başkanı, ""Tutuklama tedbiri dosyanın muhtevası ile bağdaşmıyor, adli kontrol uygulanabilirdi" dedi.
⇒ Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, 21 Kasım'da Fatih Altaylı tarafından yayımlanan "Enkazdan korkmayan mapustan korkmaz" başlıklı yazısı ile aynı gün Halk TV’de yayımlanan "Rota" isimli programda İsmail Saymaz tarafından yapılan, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bahçeli’ye MHP’li vekillerle ilgili bazı görüntüler izletti" iddiası üzerine gazeteciler hakkında "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasayla resen soruşturma başlatıldı.
⇒ Özlem Gürses: Gazeteci Özlem Gürses, kendi YouTube kanalında yayımladığı bir videoda "Gördüğünüz üzere IŞİD yapısı, yani TSK-SMO yapısı Kürtlerin olduğu bölgelerde küçük küçük kazanımlar elde etmiş" sözleri nedeniyle 20 Aralık 2024 tarihinde gözaltına alındı. Gürses'e, "Devletin kurum ve organlarını aşağılama" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamaları yöneltildi.
⇒ Seyhan Avşar ve T24: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, T24 isimli haber sitesinde 20 Aralık'ta yayımlanan, "Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, Suriye’de öldürüldü" başlıklı haber ve Gerçek Gündem Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Seyhan Avşar'ın 21 Aralık'ta X (Twitter) hesabından yaptığı bir paylaşım üzerine, "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlarından resen soruşturma başlatıldı.