1972 yılında Watergate skandalını ortaya çıkaran Washington Post muhabirleri Carl Berstein ve Bob Woodward, Deep Throat (Derin Gırtlak) adını verdikleri bir gizli kaynaktan yardım almışlardı. Gazeteciler uzun yıllar kendilerine bilgi veren gizli kaynağı açıklamadılar, ta ki 2005 yılında, dönemde FBİ Başkan Yardımcısı olan Mark Felt, gizli kaynağın kendisi olduğunu açıklayana kadar.
O tarihten itibaren özellikle araştırmacı gazetecilikte gizli kaynak kullanımı yaygınlaştı ve beraberinde bir dizi sorun yarattı. 2005 yılında, mahkemede gizli haber kaynağını açıklamayı reddeden New York Times muhabiri Judith Miller 18 ay hapis cezasına çarptırıldı. Miller, 86 gün hapis yattıktan sonra, kaynağından ismini açıklama izni alınca serbest bırakıldı. Judith Miller, ABD'nin 2003 yılında Irak'ı işgali öncesinde işgale gerekçe olarak sunulan, Saddam Hüseyin'in kitle imha silahlarına sahip olduğu yalanını yayan gazetecilerden biriydi. Haberlerinde kullandığı gizli kaynaklar, propaganda amaçlı olarak oluşturulmuş kaynaklardı. (Judith Miller'ın Körfez Savaşı'ndaki rolüyle ilgili önemli bir makale şu kaynakta yer alıyor.)
Haberlerinde bol bol gizli kaynak kullanan New York Times muhabiri Jason Blair'ın bu kaynakların çoğunu uydurduğu ortaya çıkınca ve hiç gitmediği yerler, hiç konuşmadığı kişiler hakkında haber yaptığı anlaşılınca 2003 yılında gazeteden istifa etti.
Etik ilkeler ne diyor?
Washington Post gazetesinin gizli kaynaklarla ilgili ilkesi şöyle: "Washington Post, mümkün olduğunca haber kaynaklarını açık biçimde vermeyi taahhüt eder. Bir kaynağın kimliğini gizlemeye karar verdiğimizde, kaynağın kimliği gazete dışında kimseyle paylaşılmayacaktır. Kaynağı gizleme sözü vermeden önce, kaynağın açık kimliğiyle haberde yer alması konusunda ikna edilmesi için çaba harcanacaktır. Kaynak ikna olmuyorsa bilgiyi başka kaynaklardan elde etmek için çaba harcanmalıdır. Bu da mümkün değilse, kaynağın kendisini neden gizlemek istediğine ilişkin gerekçe sorulmalıdır ve bu gerekçe haberde yer almalıdır. Her durumda, kaynağın konumuna ilişkin bir bilgiye mutlaka yer verilmelidir. Takma isim kullanılmamalıdır."
New York Times gazetesi de oldukça katı kurallara sahip: "Gizli kaynakların kullanımı, haber değeri olan ve güvenilir bilginin başka türlü sağlanamadığı durumlar için ayrılmıştır. Mümkün olduğunca, gizlilik sözü vermeden önce muhabir ve editör konuyu tartışmalıdır. Genel kural, okurlara kaynağın konumu ve motivasyonu hakkında bilgi vermektir."
Los Angeles Times gazetesinin ilkeleri oldukça açık: "Gizli kaynaklar, önemli bir bilgiyi aktarmak için kullanılabilir. Önemsiz, aşikar ya da sadece kaynağa faydası dokunan bilgilerde gizli kaynak kullanılmamalıdır. Spekülasyon yapan ya da karşı tarafa saldırıda bulunan kaynaklara gizlilik koruması sağlanmamalıdır. Gizlilik verilecek kaynağın saldırıya uğrama, işini kaybetme gibi geçerli bir nedeni olmaldır ve mümkün olduğunca bu neden haberde yer almalıdır."
Associated Press de ayrıntılı ilkelere sahip: "Haberinde gizli kaynak kullanacak olan muhabirler, haberini göndermeden önce haber yöneticisinden onay almak zorundadırlar. Muhabir, kaynağına gizlilik sözü vermeden önce kaynağın verdiği bilginin doğru olduğunu nereden bildiğini sormalı, kaynağın bilgiye doğrudan erişimi olduğundan emin olmalıdır."
Basın Konseyi ilkesi: "Gazeteci, kaynaklarının gizliliğini korur. Kaynağın kamuoyunu kişisel, siyasal, ekonomik vb. nedenlerle yanıltmayı amaçladığı haller bunun dışındadır."
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin Türkiye Gazetecilik Hak ve Sorumluluk Bildirgesi ilkesi: "Gazeteci, kendisine güvenilerek verilmiş bilgilerin, belgelerin kaynaklarını, kendileri izin vermediği sürece, mesleki gizlilik ilkesi uyarınca, hiçbir şekilde açıklamaz."
Doğan Holding Yazılı Basın Yayın İlkeleri'ne göre: "Kamuoyunu yanıltmayı amaçladığı haller hariç, haber kaynağının gizliliğine azami saygı ve titizlik gösterilir."
Okur temsilcilerinin görüşleri
Hürriyet okur temsilcisi Faruk Bildirici, "askeri kaynaklar"a dayandırılan haberlerle ilgili iki yazı yazdı. 2015'te yazdığı ilk yazıda, kaynağı açıklanmayan haberlerin gazeteciliğin itibarına zarar verdiğini söyledikten sonra, dikkat edilmesi gereken hususları açık açık aktardı: "Bir gazeteci, kimliğini açıklamadığı bir kaynağa dayanarak haber yazacaksa, öncelikle o kişiyle ilgili güven sorununu aşmış olmalı. Kaynağın, doğru bilgiye sahip olduğundan ve kendisini yanıltmayacağından kuşkusu kalmamalı." Bildirici'ye göre, gizli kaynak kullanacak muhabirlerin, kimliği açıklanmayan kaynağın olay hakkındaki bilgisinin ne kadar doğrudan olduğu ve kaynağın yanlış yönlendirme, olayı olduğundan önemli gösterme ya da etkisini değiştirebilecek gerçekleri saklama gibi nedenleri olup olmadığı sorularına tatmin edici cevaplar verebilmeleri gerekir. "Bu sorulara tatmin edici yanıtlar almak da yetmez. Kaynağın verdiği bilgiyi mümkün olduğunca kontrol etmek, araştırmak, analiz etmek de gerek. Ayrıca kaynağı korumak adına bile olsa hiçbir gerekçe okura yanlış bilgi verilmesine mazeret sayılamaz." Faruk Bildirici bu yazısında bilgi ile demecin de ayrılması gerektiğini, demeçlerde gizli kaynak kullanmanın doğru olmadığını savundu. "Bilgi, kaynağın kimliği açıklanmadan da kendi başına haber değeri taşır. Ama bir kaynağın düşünceleri, ancak adıyla birlikte anlam kazanır."
Hürriyet gazetesinde Hande Fırat imzalı, "Yedi eleştiriye yedi yanıt" başlıklı haber, 24 Şubat 2017 tarihinde yayımlandığında büyük bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Haber, "askeri kaynaklar" ifadesi ile askerlerin rahatsızlıklarını aktarıyordu. Ancak haber gazetenin iç sayfasında "Karargah rahatsız" başlığıyla verilmişti. Asıl tartışma da bu başlık etrafında yürümüştü.
Okur temsilcisi Faruk Bildirici, "Askeri kaynaklar yanlışı" başlıklı değerlendirmesinde, soruna daha önce değindiğini ifade ederek şunları yazdı: "Bugünlerde yine o yazıdaki gibi 'askeri kaynaklar' sorunu ile karşı karşıyayız. Hürriyet’in, ilk sayfada 'Yedi eleştiriye yedi yanıt', iç sayfada ise 'Karargâh rahatsız' başlığıyla yayınladığı haber de 'askeri kaynaklara' dayanıyordu. Gizli bir kaynağa dayanarak 'görüş, eleştiri, rahatsızlık yazmak' bu haberin temel yanlışıydı." Bildirici, bu tür bir kaynak kullanımıyla gazetenin sorumluluk üstlendiğini de ifade etti: "Hürriyet, 'askeri kaynaklardan yansıyan görüşler' diye yazarak, haberde dile getirilen görüşlerin sorumluluğunu üzerine almıştı. Kaynağın gizlenmesini isteyerek sorumluluk üstlenmeyen Genelkurmay’ın sözcülüğünü yapmış oldu. Nitekim haberle ilgili çıkan tartışmalarda Hürriyet hedef haline geldi. 'Askeri kaynaklar' diye haber yazmanın ne denli yanlış olduğu bir kez daha ortaya çıktı."
Sabah okur temsilcisi İbrahim Altay da, pek alışkın olunmadığı biçimde (yani bir okur temsilcisinin kendi gazetesi yerine rakip gazetenin haberini eleştirmesi olağan bir uygulama değildir) Hürriyet'in haberini eleştirdi: "Tamam, gazeteci haber kaynağını açıklamaya zorlanamaz. Kanunlarımız gazetecinin 'bilgi ve belge dahil her türlü haber kaynaklarını açıklamaya ve bu konuda tanıklık yapmaya’ zorlanamayacağını güvence altına almıştır, doğru. Ama kanunun sağladığı bu hakka dayanarak manipülasyon da yapılamaz. Görevi, mevkii ne olursa olsun, birilerinin masa altından haber yaptırma hevesine alet olunmaz. Gizli kaynakların her söylediği haber olmaz. Kaynağın güvenilirliğini sorgularsınız... Kaynağın kimliğini gizlemekteki amacını sorgularsınız. Ortada haber değeri taşıyan bir bilgi olup olmadığını sorgularsınız. Bütün bu sorgulamaların ardından haberi yayımlamaya karar verirseniz kaynağı gizleme nedeninizi haberin içinde mutlaka açıklarsınız. En önemlisi 'karargâh' gibi muğlak ifadeler kullanmazsınız. Peki ya ortada bir haber yoksa? Hürriyet'in manşetinde olduğu gibi olay sadece bazı yorumlardan ibaretse... Bu konudaki temel ilke bellidir: 'Bir kişinin ya da kişilerin duygu ve düşüncelerini aktarmak için asla kimliği açıklanmayan kaynaklar kullanılmaz'."
Haberlerde gizli kaynak kullanımı, bütün etik uyarılara karşın hala çok yaygın. Gazeteciler, kimliğini gizlemek isteyen kaynaklara çok kolaylıkla bu olanağı tanıyor. Şu site, haberlerde gizli kaynak kullanımı örneklerini topluyor. Sitede, New York Times, Washington Post, ABC News, BBC, CNN, Fox News, Associated Press, Guardian, Telegraph, Time, Wall Street Journal gibi medya kuruluşlarının haberlerinden örnekler yer alıyor.
Üşengeç gazetecilik mi?
Muhabirlerin haberlerinde aktardıkları bilgileri kaynağa dayandırma zorunluluğunun uydurma kaynaklar ürettiğini düşünüyorum. Ya, kulaktan dolma bilgilere güvenilirlik katmak için kaynak uyduruyorlar ya da "on the record" konuşacak kaynak bulma zahmetine katlanmamak için kolay bilgi alma yolu olarak genel ifadeleri tercih ediyorlar. Üst düzey kaynaklar, ...yakın kaynaklar, güvenlik kaynakları, emniyet kaynakları, askeri kaynaklar, diplomatik kaynaklar, bazı kaynaklar, muhalif kaynaklar, isminin açıklanmasını istemeyen kaynaklar gibi ifadeler sık kullanılan kaynak gizleme biçimleri.
Haber örnekleri
Haber7.com'da "Deniz Baykal'dan net tavır: Gitmem" başlıklı haber, ismi açıklanmayan bir kaynağa dayandırılmış ve Baykal'ın cezaevindeki CHP milletvekili Enis Berberoğlu'nu ziyaret etmeme gerekçesini şöyle vermişti: "Baykal'ın yakın çevresine, 'Bu devlete karşı işlenmiş bir suçtur. Destekleyemem' dediği ifade edildi." Haber yayımlanır yayımlanmaz Baykal'dan yalanlama geldi: "Haberin asılsız olduğunu belirten Baykal, 'Bu haber kesinlikle yalandır. Ne Genel Merkezimizin bana verdiği böyle bir görev vardır ne de benim böyle bir görevi reddetmem söz konusudur. Ayrıca aynı haberde öne sürüldüğü gibi Enis Berberoğlu'nun yargılanmasına ilişkin 'Devlete karşı işlenmiş bir suçtur' ifadesini kullandığım iddiası da tamamen gerçek dışıdır' değerlendirmesinde bulundu."
Sabah'ta 2012 yılında yayımlanan, "PKK'nın eğitim üssü Beşparmak Dağları" haberi, istihbarat kaynaklarına dayandırılmıştı: "Adadaki istihbarat kaynaklarından elde edilen bilgilere göre 16 isimden bir kısmının sınır dışı edildi ancak bazı öğrenciler halen Kıbrıs'ta kayıp. Ögütlenmesini K.S isimli öğrenci üzerinden yapan PKK'nın KKTC'nin en dağlık bölgesi olan Beşparmak Dağları'nı eğitim üssü olarak kullandığı ayrıntıları ile belgelendi." Haberi Sabah'ta o dönemde okur temsilcisi olan Yavuz Baydar'a şikayet etmiş ve haberin doğru olmasının mümkün olmadığını ayrıntılı biçimde açıklamıştım.
Nitekim, haberde suçlanan öğrencilerin açtığı dava sonucu, gizli kaynaklara dayandırılan haberin gerçek olmadığı mahkeme kararıyla belgelendi.
Hürriyet'te Fatih Terim'in Galatasaray'ın başına geçeceği spekülasyonunu yapan, "Operasyon başlıyor", "Müthiş iddia" ve "Fatih Terim'den şok karar" başlıklı haberler ismi belirsiz kaynaklara dayandırılmıştı. Okur temsilcisi Faruk Bildirici, "Fatih Terim ve üst akıl" başlıklı yazısında bu haberleri eleştirdi: "Gazeteciliğin genel ilkeleri spor ve internet haberleri için de geçerlidir. Haberlerde kaynak göstermek zorunludur. Özellikle de bir kişinin, bir grubun düşüncesini, isteğini, beklentisini “kaynağını gizli tutarak” yazamazsınız. İsmini verirsiniz, okur da ona göre karar verir...'Taraftarlar', 'camia' ve 'üst akıl' diye ne olduğu belirsiz, kontrol edilemeyecek, birtakım genellemeler üzerinden haber yazarsanız, okurun bunu Galatasaray’dan birilerinin değil de gazetecinin isteği olarak algılaması doğaldır. Çünkü bunun siyasi ve askeri haberlerdeki 'belirtildi',
'bildirildi' diye yazılan kaynağı belirsiz haberlerden farkı yok. Kaynak yoksa okur nezdinde sorumlu siz olursunuz."
Sonuç
Gazetecilik etik ilkeleri, haberlerde gizli kaynak kullanımını belirli koşullara bağlıyor. Bunları kısaca özetlemek istiyorum.
Birincisi, gizli kaynak kullanımı son çare olmalı, güvenilir bilginin başka türlü sağlanamadığı durumlarda bu yönteme başvurulmalıdır.
İkincisi, bilgiyi veren kaynak güvenilir olmalı, gazeteciyi bilinçli olarak yanıltmayacağından emin olunmalıdır.
Üçüncüsü, kaynağın kimliğini gizleme konusunda geçerli bir nedeni olmalı ve bu neden haberde belirtilmelidir.
Dördüncüsü, gizli kaynağın verdiği bilginin doğruluğundan ve verdiği bilgiye doğrudan erişimi olduğundan emin olunmalıdır. Mümkünse bilgi başka kaynaklardan doğrulatılmalıdır.
Beşincisi, muhabir gizlilik sözü vermeden önce editörünü bilgilendirmeli ve onay almalıdır.
Altıncısı, gizli kaynak kullanımı sadece bilgi içeren açıklamalar için geçerli olmalıdır. Yargı içeren düşünceler, görüşler gizli kaynak kullanılarak aktarılmamalıdır.
Yedincisi, gizlilik sözü verildikten sonra verilen söze sadık kalınması esastır. Mesleki gizlilik ilkesine uygun davranmak gazetecinin temel sorumluluğudur.
Sekizincisi, kaynak gazeteciyi ve dolayısıyla da toplumu yanıltmışsa gizlilik sözü geçerliliğini yitirir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder